Bu ameliyatýn geliþim süreci de ilginçtir. Kullanýlmaya baþlandýðý ilk dönemlerde daha çok aþýrý yani VKÝ’si 50’den yüksek “süper” obezlerde hastalarý mide by-pass’ýna hazýrlama aþamasýnda ara ya da öncü bir giriþim olarak kullanýyordu. Yani önce daha basit bir giriþim olan “tüp mide” ameliyatý ile biraz kilo verdirelim ve sonrasýnda mide by-pass’ý ameliyatý olurken hasta biraz zayýflamýþ olsun ve bu ameliyatýn riski azalsýn amacýný güderek. Çünkü kilo vermeyi saðladýðý bilinmekle beraber, uzun dönemde bu etkisinin mide by-pass’ý ile kýyaslanamayacak düzeyde düþük olacaðý sanýlýyordu. Öte yandan týp biliminde duygular ve hisler kimi zaman da bizim lehimize olacak þekilde yanlýþ çýkabilmektedir ! Daha doðrusu “zamanýn testi” ile karþý karþýya kaldýktan sonra, yani tüp mide ameliyatýnýn orta dönem sonuçlarý ele geçtiðinde ve kýyaslamalar matematiksel olarak yapýldýðýnda bu giriþimin kendinin de son derece etkili olabileceði gerçeði ortaya çýkmýþtýr. Dolayýsý ile “tüp mide” ameliyatý son 5 yýldýr ciddi biçimde gündemimize oturmuþtur ve zamanýmýzda en çok uygulanýlan bariatrik prosedürlerin baþýnda gelmektedir.

Etiketler : tüp mide